26 Kasım 2016 Cumartesi

Öncesi, sonrası :)

Hep bunu yapmak istemiştim :) Yaşasınnn... Artık benim de bir 'before-after'ım oldu. İşte evimizin demirbaşlarının değişimleri.
İşte ikea sandalyemiz ve bir ihtimal yaşı benden de büyük olabilecek olan gazeteliğimiz.





Rich marka pudra rengi kara tahta boyasıyla istediğim gibi kapanıncaya kadar üst üste boyadım. Tabi her katta tekrar boyamak için kurumasını bekledim. Stencilleri da yine aynı markanın sprey yapıştırıcısı ile sabitleyip, ponpon fırçayla siyah chalkpaint boyasıyla yaptım. Marilyn kesinlikle doğru seçim oldu bana kalırsa. Üzerini iki defa vernikledim, şimdilik bu şekilde kullanıyorum, henüz sıkıntı yok. Aslında üçüncü katı da sprey vernikle atmak istedim ama hem vaktim olmamıştı hem de olan vaktimde de üşenmiştim doğrusu, heh.
İkisinde de zımparalama işlemi yapmadım. Tabureyi zaten kızım sağolsun epey kirletmişti, gazetelik desen mobilya da en sevmediğim renge sahipti kendisi, artık tabii ki değil. Baktıkça içim açılıyor şimdi. :) Soldaki delikte bir zamanlar aydınlatması varmış sehpanın, orijinali nasıl  bir şeydi bilmiyorum ama çocuklar büyüyüp, kurcalamaktan vazgeçtikleri zaman (ki; asla öyle bir şey olmuyormuş, haberiniz olsun hah ha) ona da uygun bir şey yapmaya çalışacağım.
Fotoların tümü aşağıda...











Veee mikemmel sonuç :)
Aslında iki resmin arasındaki bir ton. Ne sondaki resim gibi açık ne de bir önceki gibi koyu. Işıktan fark etti herhalde renk farkları.


13 Haziran 2016 Pazartesi

Kuzuma annesinden ilk elbisesi

Bu modeli internetten görmüş ve bayılmıştım, kuzumun ölçülerine göre kestim, biçtim, diktim. :)
İlk kez sıfırdan bir elbise diktim ve gerçekten çok hoşuma gitti. Kızım da çok sevdi, giyer giymez babaannemize gidip gösterdik.
Öncesinde de fotoğraf çekmiştim kalıp aşamasında vs ama bir türlü bulamadım, o yüzden artık başka bir elbise de detayları anlatırım. İşin komik yanı bu elbiseden iki tane dikmiş olmama rağmen resimleri bulamamış olmam. İlk diktiğim dar geldiği için yeğenime bayram hediyesi oldu, üstüne ikinci kez bunu diktim. :) Çok şükür bu oldu. Demek ki neymiş; sıfıra sıfır ölçüyle dikiş yapılmazmış, azıcık üzerine pay ekleyip yapacakmışsın.
Söke dike öğreneceğiz artık :)
Kısaca anlaatcak olursam;
Göğüs ölçüsü alıp önce iki tane göğüs bandını kestim ve bandın 1,5 oranında uzunluk vererek eteğini kesip iki bandın arasına büzgüleyerek teyelledim. Askılarını ve düğme iliği olarak kullandığım bebek lastiklerini de teyelledikten sonra makine geçtim. Fiyongunu da dikince tastamam oldu.








Beğendiğim modeli de sizinle paylaşayım. Bu arada elbiseyi geçen sene diktim. :)))


Sevgiyle kalın.

Blog'a dönüş :)

Upuzun bir aradan sonra bloğuma kavuştum. :) Oğlumuzu da sağlıkla kucağımıza aldık ve büyüdü de altı aylık oldu bile. Artık yavaş yavaş paylaşımlarıma başlayabilirim sanırım. İlki de sevgililer günü için hazırladığım hediyem olsun. Geçeli epey oluyor ama size azıcıkta olsa fikir vermiş olur. Bu arada biraz abartmış olabilirim abur cubur olayını ama olsun. :)

 

Sepetim evde vardı zaten, hani şu koruma tüllü meyvelik olanlardan. Tülü kenarlarından söktüm, poşette elbise poşeti.:) Sepeti içine yerleştirip üst kısmı bağladıktan sonra fazlalıklarını kestim. Biraz rafya biraz da pembe keçeden kestiğim kalplerle süsleyince böyle bir şey ortaya çıktı. Babamız eve geldiğinde öpücüklerimizle birlikte teslim ettik. :)
Bunu pek tabii ki daha ufak bir sepet ve şekerleme ya da jelibonlarla paketleyerek sevimli mi sevimli bir hediye elde edebilirsiniz.

Mutlu kalın.